Don't Refine Be Fine!
09-03-2023
19:26
DON'T REFİNE BE FİNE
Şeker kamışının insan hayatına girmesi M.S 100 yıllarına dayanmaktadır.İlk olarak Hindistan 'da kristalleştirilmeye başlanan şekerin Türk Mutfağına gelmesi 16. yy 'a denk gelmektedir. Şeker kamışının doğal yollar ile tüketilmesinde bir problem yokken, RAFİNE edilmesi büyük tehlike oluşturmaktadır. İnglizce 'REFİNE' arıtmak kelimesinden gelen rafine anlam itibarıyla arındırmak saflaştırmak olsa da durum tam tersidir.
Rafine şeker,şeker pancarının ya da şeker kamışının kimyasal işlemlere tabii tutulmasıyla içeriği vitamin ve mineral yönünden fakir hale getirilmiş bir karbonhidrattır. Beynin ve vücudun en önemli enerji kaynağı olan şeker doğal yollar ile belirli miktarlarda tüketilmelidir. Ancak, sanayii devrimi ,küreselleşme ile birlikte şeker fabrikalarının kurulması ve insan beyninde uyandırdığı anlık haz ile durum içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Öyle ki artık mısır şurubundan elde edilen ki bu mısırlar GDO'lu olduğu halde bütün paket gıdalara yerleşmiştir.
Rafine işlemi yapılırken birçok kimyasala maruz kalan şeker içeriğinde polivinil alkol,konsantre sülfirik asit,sodyum hidroksit ve daha nicelerini barındırır. Bu nedenle insan vücudu için bir zehir haline gelmiştir.Ayrıca gelişen teknoloji ile birlikte kanserli hücrenin bulunması için yapılan taramalarda şeker kullanılmaktadır. Rafine şekerin kanseri beslediği tespit edilmiştir. Midede hızlıca emilip kana karışması ile birlikte obezitenin zeminini hazırladığı aşikardır. Sağlığımızı geleceğimizi ve çocuklarımızı korumak için neyse ki artık daha bilinçliyiz. Doğal şeker kullanımına önem veren bilinçli üreticiler ve tüketiciler ile bu büyük sorunu aşacağız.
Bu nedenle meyvelerden elde edilen şekerleri kullanmaya özen göstermeliyiz. DON'T REFİNE ,BE FİNE ile yola çıkan biz Değirmenci Dede ekibi, organik elma suyu konsantresi, meyve püreleri, kuru meyveler ve hurma özünü hayatımızı tatlandırmak için kullanıyoruz. Daha doğal sağlıklı mutlu sofralarda buluşmak üzere....